Neden bu ülkede yaşayan insanların ilk sohbeti ve olaylara tepkisi siyaset çerçevesinde oluyor.
Futbol, ekonomi, rektör seçimi, hastalık, yaşam aklınıza ne geliyorsa önce siYAĞset gözlüğüyle bakıyoruz.
Kim yetenekli, kim dürüst, kim işinin ehli hiç önemi yok. İlk önce kimin adamı hangi siYAĞset’e yakın ona bakılıyor.
• İsveç çalışma bakanı Eloa Yohanson evine banliyö treni ile dönüyor, Portekiz cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa markette sıra bekliyor, Finlandiya cumhurbaşkanı Sauli Niinistö kitap fuarında yer bulamayınca merdivenlere oturuyor yine finlandiya’nın kadın başbakanı Sanna Marin’ in kocası tırcı ve arada evine kocasının tırı ile dönüyor.
• Şimdi size Türkiye’ de ki siyasetçilerin, milletvekillerinin çocukları, akrabaları ve danışmanlarından örnekler vereyim. Yok vazgeçtim ben yazmaktan utandım.
• Türkiye’ deki partilerin hepsi demokrasi ve özgürlükten bahsediyor. O zaman neden her seçim kendi belirledikleri isimlere milletvekillerine oy vereceksiniz diyorlar. Hadi diyelim sistem bu bari her parti isimlerini belirlesin biz içlerinden istediğimize oy verelim. O kadarcık bari özgürlüğümüz olsun. Bize dayatılana ve hiçbiriş yapmayana oy vereceğimize kendi istediğimize oy verelim. İşte o zaman kendimiz seçtik kendimiz bulduk diyebilelim.
• Eskinin Anap’ı ve Dyp’ sindeki koca koca abiler bugün nasıl BÜYÜKERŞEN hocamızın yanında siyaset yapıyorlarsa, kemik solcu dediğimiz abilerin Mansur YAVAŞ’ ı övmeleri kadar samimidir siYAĞset.
“Siyaset futbola benzer, tekmeyi yedin mi her şey biter."