CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bugün Kocaeli’de miting düzenledi. Akşener, 14 Mayıs seçimleri için hem Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na hem de partisine birer oy isteyerek şunları dile getirdi:

“SENLERDİR SEÇİM YAPARIZ BU DERECE BİR PİS DİLİN, BU KADAR KÖTÜ CÜMLELERİN OLDUĞU BİR SEÇİME İLK DEFA GİDİYORUZ”

“Evet başbakan olacağız ama ben birinci parti olmadan olmaz. Öyle pazarlıkla, alengirlikle hiç olmaz, helal oylarınızla alacaksınız evet mührünü bir tanesini Kemal’e vuracaksınız bir tanesini de Meral’e vuracaksınız. Bir seçime gidiyoruz zannedersiniz ki cenge gidiyoruz. Senlerdir seçim yaparız bu derece bir pis dilin, bu kadar kötü cümlelerin olduğu bir seçime ilk defa gidiyoruz. Benim yaşımdakiler bilir seçim bir bayramdır. Gençler çok şanssızsınız, bizler seçmen velinimettir diyen siyasetçilerin, rekabeti hizmet üzerinden yaptıkları, seçmenin karşısında topuk selamı verdikleri seçimlerden sanki Allah Allah diyerek düşmana bir savaşa gidiyormuş gibi konuşmaların olduğu seçime gidiyoruz. Başlı başına bu bile 14 Mayıs’ta birinci oyun Kılıçdaroğlu’na, CHP’lilere saygım sonsuz vereceksiniz oylarınızı partinize ona itirazım yok ama birer tanecik ben alabilir miyim? Her evden birer tanecik alabilir miyim? İYİ Partililerin tamamı CHP’lilerin birer tanesi, söz mü?

“EN DERİN ŞEKİLDE SAYGILARINI SEVGİLERİNİ GÖNDERİR YERYÜZÜNÜN EN CIVIK FETÖ ÖVGÜSÜNÜ YAPAN ADAMDIR BU”

Bir bakan hala bakan, Bekir… Biz yuhlamıyoruz, gereğini yapıyoruz. Çıkmış diyor ki 14 Mayıs akşamı bu sahayı dolduran sizlerin oyları ile biz kazandığımız takdirde FETÖ kazanacakmış. Bir güldüm, bir güldüm… Ben 8 sene Meclis yönettim bu arkadaş çıkar FETÖ’yü bir anlatır, itiraz edene bir fırça Meclis kürsüsünden yapar. En derin şekilde saygılarını sevgilerini gönderir yeryüzünün en cıvık FETÖ övgüsünü yapan adamdır bu. Şimdi nereden nereye, kimler kimlerle beraber, aynısı. Ben doğrusu Binali Yıldırım’a hep saygı duymuşumdur. İstiklal Marşı’nı yazılıdan okuyamadı. Ne olduğunu anlayamadığım bir öfkeyle, bunlar kazanırsa, millete bunlar demek ayıptır sen kimsin, diyor ki işgalciler kazanır. Tarihten haberi yok, İstiklal Savaşı’yla bu milletin her bir ferdi işgal güçlerini canları, istikballeri pahasına bu şehirden kovmuş İşgalciler. Siz işgal gücüymüşsünüz bu arkadaşlar da istiklal mücadelesin veriyormuş.

“OYLARINIZLA ŞUNLARI BİR AN EVVEL EMEKLİYE SEVK EDELİM, SİZİ KURTARALIM, GİDİYORUZ GÜMBÜRTÜYE”

Habur’da yapılan ihaneti neyle tarifleyeceğiz? Habur’daki rezalet odluğunda 2 Kürt öğrencim aradı beni, hocam bu teröristler rahatsız olmasın diye Atatürk’ün resmiyle Türk bayrağı çıkarıldı o çadır mahkemelerinden buna karşı çıkın dedi. Ben de o zaman MHP’de milletvekiliyim, Meclis Başkanvekiliyim, Oktay Vural’a soru sorun böyle bir şey var mı, cevap veremediler. Şimdi biri çıkmış diyor ki eski başbakan işgal güçleri kazanacak. Sizi çırak çıkarmak için, yapılan hırsızlıkları, haksızlıkları örtmek için yapılan düşmanlaştırmalardır. Bir başka arkadaş var, adam şey takmış kafayı, erkek erkeğe evlilik. Bugün itibariyle yeni bir şey var, erkelerle hayvanlar evleniyormuş. Ya ben bunu duymadım hiç, onca iş içinde gelinen nokta bu mu, bu nasıl duygu, psikoloji? Türkiye’deki tüm psikiyatristleri bu arkadaşları muayene etmeleri için çağırıyorum. Daha vahim bir şey var; bunlara göre biz seçimi kazanırsak darbe yapmış olacakmışız. Artık bunlar kafayı yedi. Oylarınızla şunları bir an evvel emekliye sevk edelim, sizi kurtaralım, gidiyoruz gümbürtüye.

“RECEP BEY KARDEŞİM, BEN BİR ŞEHİT OLARAK GABAR’A, CUDİ’YE GÖMÜLMEYE HAZIRIM DA SEN MANHATTAN’DAKİ EVİ APARTMANI NE YAPACAKSIN?”

En son Recep Bey’den inciler. Kılıçdaroğlu ile beni Gabar’a, Cudi’ye gömüyor. Buradan sesleniyorum; Recep Bey kardeşim, ben bir şehit olarak Gabar’a, Cudi’ye gömülmeye hazırım da sen Manhattan’daki evi apartmanı ne yapacaksın buradan aldığınız paralarla? Biz kadınlara sürtük dedi, siz gençlere süfli dedi, doktorla defolun gidin dedi. Kadın cinayetlerini durduracağız, söz mü söz. Elbette demokrat, canım çıktı demokrasi için. Mühendis, mimar, şehir planlayıcısı atama 50 bin söz mü? Ben söz veriyorum, 13’üncü cumhurbaşkanından söz alın ben verdim gitti. Adaletin, yargının bağımsız korkusuz objektif bir yapı haline getirtilmesi, savcıların sadece cumhuriyet savcısı olmalarının sağlanması, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve kayırmacılığın, yandaşlığın kaldırıldığı, herkesin eşit olduğu bir Türkiye. Son söz olarak; bir oy Kemal’e bir oy Meral’e.”