Siz şimdi “Bu başlık da ne?” diyorsunuz muhtemelen... Anlatacağım efendim... Marcus Porcius Cato Milattan önce ikinci yüzyılda yaşamış Romalı bir senatör. Kendisini meşhur eden davranışı şu; Yıllar boyunca Roma meclisinde hangi konu konuşulursa konuşulsun Senatör Kato konuşmasını yaptıktan sonra konuşmasının sonunda mutlaka bir şekilde “Kartaca Yıkılmalıdır “ diyor... Örneğin imparatorluğun eğitim bütçesi mi konuşuluyor, Cato bu konuda çıkıp konuşuyor ve konuşmasının sonunda “Şunu da belirtmeliyim ki, Kartaca yıkılmalıdır” diyor. Ya da “Bakın söylemiş olayım, Kartaca yıkılmalıdır”... Ya da “ Şunu söylemeden geçemeyeceğim, Kartaca yıkılmalıdır...”
CHP yıllardır Cato siyaseti yapıyor... Konumuzun ya da sorunumuzun ne olduğunun hiçbir önemi yok. CHP'nin günün sonunnda söyleyeceği çözümü artık hepimiz ezberledik... “Ak Parti hükümeti yıkılmalıdır...” Ak Parti'nin iktidara geldiği günden bugüne söylenen bu söz değişmedi.
Ülke olarak başımıza neler geldi neler... Darbe girişimlerinden tutun da, “Türk Baharı” denemeleri, depremler, seller, terör saldırıları, mülteci krizleri, Batı'nın topyekün karşımıza geçişi, salgın hastalıklar, neler neler... CHP'nin yıllardır bütün bunların karşısındaki son çözüm cümlesi değişmedi; “Ak Parti hükümeti yıkılmalıdır...”
Futbolda, aşırı motivasyon tuzağından söz ederler. Gevşeklik, lakaytlık sonuca gitmek için ne kadar zarar verirse bir takıma, aşırı motivasyon da aynı şekilde zarar veriyor. O kadar sonuç odaklı şartlanıyorsunuz ki oyun içerisinde yapmanız gereken varyasyonları, şık hareketleri, akıllı savunmayı, soğukkanlı organizasyonları falan başaramıyorsunuz. Sadece yenme dürtüsü sizi esir alıyor. “Yenmeliyiz, nasıl olursa olsun...”
İşte bu duygulara esir olunca genellikle yeniliyorsunuz. Oynadığınız oyun da zaten göze hoş görünmüyor...
Şimdi CHP'li arkadaşlar merak ediyorlar, “Peki Kartaca'ya ne oldu?” Evet, sonunda yıkıldı. Tarihte sonsuzluğa kadar sürebilecek bir organizasyonun icat edilebileceğini sanmıyorum... Çünkü zaten Roma da yıkıldı...