Komplo teorileri her zaman ilgimi çekmiştir. Görünenin ardında başka şeyler olabileceğini kabul edenlerin komplo teorilerine ilgisiz kalmaları zaten beklenemez. Herkesin gördüğünden, nasıl olduğunu anladığından daha başka şeyler olduğunu peşinen kabul ettiğimiz için çoğu olayda "Aslında ne oldu?" gibi bir yaklaşım göstermeye kimse itiraz etmez. Her görüntünün, görünen dışında bir açıklaması olabileceğine peşinen inanırız.
Peki bu komplo teorileri olan biteni açıklayabiliyor mu? Ben bugüne kadar ortalığa dökülüp taraftar bulmuş komplo teorilerinden bilimsel olarak kanıtlanmış olanına pek rastlamadım. Komplo teorisyenleri genelde ortaya bir soru atıp kenara çekiliyorlar. Kafalarda uyandırdıkları şüphe, ihmal edilemeyecek bir şüphe oluyor ama genelde de şüphe düzeyinde kalacak kadar zayıf oluyor...
Lübnan'da limandaki depolarda depolanmış 3.000 ton mühimmatın patlaması çok acı sonuçlara yol açtı. Bu mühimmatın Hizbullah'a ait olduğu bilindiğinden, İsrail'in bu mühimmata daha önce dikkat çekmiş olmasından dolayı elde sağlam bir bulgu olmasa da hemen devreye sabotaj ve terör saldırısı ihtimali geldi. Hatta patlamanın IŞİD adına üstlenildiği de açıklandı ama nedense kimse o üstlenmeyi ciddiye almadı. 7 yıldır şehrin hatta ülkenin en kalabalık ve önemli noktasında 3.000 ton patlayıcıyı muhafaza eden ihmalkarlık çok da konuşulmadı. Oysa 3.000 ton patlayıcıyı şehrin ortasında bekletebilen akıl, o patlayıcıyı muhafaza edebileceğine dair güveni kimse kusura bakmasın ama bana vermiyor...
Bu komplo teorisyenlerinin müdahalesini son yıllarda sağlık alanında da görüyor ve ciddi zararlarını tespit edebiliyoruz. Koruyucu hekimliğin olmazsa olmazı, insanlığın en önemli buluşlarından biri olan aşıya karşı bu komplo teorisyenleri insanları etkilediler ve son yıllarda aşılama çalışmalarında zaafiyete yol açtılar. Bu, topluma, bebeklere, insanlığa yapılmış büyük bir kötülüktür. Aile hekimliği yaptığım dönemde çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen aileleri ikna etmek için saatlerce yalvardığım oldu. Birçok hekimin de şu anda aynı durumda olduğunu biliyorum. Komplocuların topluma bu kötülüğü yapmaya hakları olamaz.
Pandemiyle ilgili olarak da komplocu aklın halk sağlığına büyük zararlar verdiğini görüyoruz. Maske, mesafe, hijyen olarak tariflenen üç kategorinin önemsenmesi çabalarına bu komplocular ciddi darbe vuruyorlar.
Pandemi sebebiyle ortaya çıkmış siyasi, ekonomik vs. imkanlar, imkansızlıklar, fırsatçılıklar, uluslararası hesaplar olabilir. Bunlar hakkında yazıp, çizmek bilgilendirmek herkesin hakkı. Ama bunları yaparken bir tek insanı önlem almaktan soğutur ve hastalığa yakalanmasına, hatta hayatını kaybetmesine sebep olursanız bütün o zeki komplo teorilerinizin canı cehenneme...