Peşinen söyleyeyim, bu slogan bugüne kadar duyduğum siyasi sloganlar içerisinde belki de en sevmediğim slogandır. Farklılıkların bir arada yaşaması anlayışını baştan sabote edecek bir yaklaşımdır. Eğer bir ortamın belirlenmiş sabit kuralları varsa, bu kurallar hukuki ise ve muhataplar bu kurallara uyarak varlıklarını sürdürüyorlarsa kimse keyfi olarak diğerini kovma hakkına sahip değildir. Toplumsal sözleşmeler illa yazılı olmak durumunda da değil. Bir arada yaşamanın başka da yolu yok. Aksini savunmak, herkesin mahallesini kalın duvarlarla örüp sadece birbirlerini seven insanlardan oluşan gettolar inşa etmeyi önermektir...
Son günlerde popüler bir tartışma konumuz var; Twitter, kendince bazı kriterler belirleyip bu kriterlere uymadığını düşündüğü hesapları tümden iptal etmiş. Bu konuda uzun zaman süren ayrıntılı bir fişleme çalışması yaptığı anlaşılıyor. Yok edeceği hesapları seçerken içeriden yardım aldığına dair iddialar da var.
Yok ettiği hesapları yok etme kriterleri öylesine siyasi ki herhangi hukuki bir zemine oturtulamıyor. Hakaret, küfür, saygısızlık, kişi haklarına tecavüz vs. gibi gerekçeler söylemiyor ve özellikle belli bir siyasi nitelik taşıyan hesapları yok ettiğini ilan ediyor... Eğer herkesin kabul edebileceği hukuki kriterler koyup, hangi siyasi çizgiye ait olduklarına bakmaksızın hepsini birden yok etme eylemi gerçekleştirmiş olsa yaptığına pek kimse itiraz edemezdi.
Twitter'ın bu sansür operasyonunu destekleyenlerin argümanlarıysa şu; " Ortam adamın ortamı, istediğini siler istediğini silmez. Keyfinin kahyası mısınız? Beğenmiyorsanız gidersiniz... Hem adamı eleştiriyorsunuz hem de size sunduğu imkanı kullanıyorsunuz. Twitter'ı Twitter'dan eleştiriyorsunuz..."
Bunları söyleyenlerin yapılan yok etme operasyonundan mutlu oldukları görülüyor. Hatta Twitter'ın bu tavrını eleştirenler de ortamdan kendiliklerinden giderlerse daha memnun olacaklarını belirtiyorlar. Demek ki, birbirlerini onaylayarak mutlu mesut bir şekilde yaşayıp gitmek istiyorlar. Yapılan işin etik tutarlılık taşıyıp taşımadığı ile hiç ilgilenmiyorlar. Beğenmediklerinden kurtulmuş olmalarının sevinci bütün sorularını unutturuyor...
Aslında bir zamanlar o beğenmedikleri adamlara benzediklerinin farkında bile değiller. Bunlar da aynı sloganı sahibi olduklarını düşündükleri elin adamının Twitter platformu için atıyorlar...
"Ya sev ya terk et..."