Yargıtay 2. Hukuk Dairesi boşanma davalarında emsal olacak bir karara imza attı. Samsun’da görülen bir boşanma davasında ilk derece mahkeme, eşlerin birbirlerine farklı şekilde kusurlu davranışlarının olmasının yanında taraflardan birinin eşine “Alo” diye hitap etmesini ayrıca kusur saydı ve boşanmalarına karar verdi. Her iki tarafın avukatı da davada alınan bazı kararlara itiraz ederek istinaf incelemesi için Bölge Adliye Mahkemesine başvurdu. İncelemelerin ardından tarafların talepleri reddedildi, bu defa da temyize gidildi. Temyiz incelemesinin sonucunda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi de tarafların itirazlarını reddederek eşine “Alo” diye hitap etmenin kusurlu bir davranış olduğuna karar verdi.

Almanya’da Noel Pazarına Araçlı Saldırı! 2 Türk Yaralandı Almanya’da Noel Pazarına Araçlı Saldırı! 2 Türk Yaralandı

EŞİNE "ALO" DİYE HİTAP ETMEK BOŞANMA SEBEBİ SAYILDI

Karara ilişkin değerlendirmede bulunan Avukat Fatih Karamercan LL.M., “Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, boşanma davaları açısında eşlerin birbirlerine karşı hitap şekillerinde eşine ‘Alo’ diye hitap etmenin boşanma sebebi olduğuna karar verdi. Taraflar birbirlerine karşılıklı boşanma davası açmışlar ve farklı şekilde kusurlu davranışlarının olmasının yanında taraflardan birisinin eşine ‘Alo’ diye hitap etmesi mahkeme tarafından kusurlu davranış olarak addedilmiş ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş. Taraflar istinaf incelemesine gidilmesi için kararı istinaf etmişler ve istinaf talepleri de ayrı ayrı reddedilmiştir. Temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafların itirazlarını bu yönde reddederek eşine ‘Alo’ diye hitap etmenin kusurlu bir davranış olduğuna karar vermiştir. Bu kararı şu şekilde yorumlamak daha doğru olur; Şaka amaçlı ‘Alo’ demenin boşanma sebebi olacağını düşünmüyorum. Ancak bunun bir süreklilik arz etmesi ve üçüncü şahısların da bunu duyup eşin buna karşı küçük düşürülmesi gerekiyor” dedi.

"ALO DEMENİN DE YÖNTEMİ VAR"

Yargıtay’ın “Alo” sözcüğünü boşanma sebebi saymasına vatandaşlardan da tepki gösterdi. Bülent Bozkurt isimli vatandaş, “ ‘Alo’ demenin de yöntemi var. ‘Alo’ dersin normal ama ne söylediğin değil, nasıl söylediğin önemlidir. Hani ‘Alooo’ diye, bu tarzda söylersen hakaret oluyor. Tarz önemli. Aşağılayıcı bir tavır gibi düşünülüyor eşler arasında. Normal yani, dava açtıysa, şikayetçiyse demek ki durumdan şikayetçi. Yoksa normal ‘Alo’ sözcüğünde bir şey yok yani. Biz 30 senelik evliyiz. Sevgi, saygı, birbirine empati yapma, anlama, yardımlaşma, hayatı birlikte paylaşmayı öneriyorum” dedi. Eşi Ayşe Bozkurt ise, “Başka problemler de varmış demek ki. Biz tatlı konuşuyoruz; ‘Aşkım, canım’ gibi. ‘Alo’ sözcüğü bir tek telefonda kalsın, eşler birbirine saygı ile sevgi ile yaklaşsın” diye konuştu.

"GRAHAM BELL DUYSA BULUŞTAN VAZGEÇERDİ"

Yargıtay’ın bu kararını şaşkınlıkla karşılayan Yaprak Yılmaz isimli genç, telefonu keşfeden Alexander Graham Bell'i de anarak, “İlk defa duydum. Bu devirde boşanmak çok kolaymış. Graham Bell bunu duysa buluşundan vazgeçerdi” şeklinde konuştu.

"EVLİLİK İÇİN KÜÇÜK BİR ŞEY"

Eşi ile 45 yıldır mutlu bir evlilik sürdürdüklerini söyleyen Hatice Aslan isimli kadın, “Bence bir evlilik için çok küçük bir şey. Birtakım şeyleri hoş göreceksin, sabredeceksin ki sürecek. Eski evliliklerle yeni evlilikler çok farklı. Sabır, empati bunların olması lazım. Taşınamayan şeyler var ise evet o zaman, ama onun önünde de en ufak şeyler için değmez. Öncelikle çocuklara yazık. Belki her iki taraftan biri de biraz sonra yaptıklarından, söylediklerinden pişman olacaklar. O anda duymamak, başka zamanda onu sakince izah edip konuşmak, ama ondan rahatsız olduğunu da mutlaka karşıya bildirmek lazım. O zaman sen sorumluluğunu ona vermiş, vazifeni yapmış oluyorsun” dedi. Eşi Remzi Aslan ise, “Bence mantıksız. Sabırlı olmalarını tavsiye ediyoruz. Saygılı olmalarını tavsiye ediyoruz” ifadelerini kullandı.