İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hayati Yavuz, mide ekşimesi, karın ağrısı, şişlik, hazımsızlık ve gaz gibi yakınmalara yol açan “helikobakter pilori” rahatsızlığının bulaşması riskini düşürmek için el ve yiyecek, içecek temizliğine çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hayati Yavuz, mide bağırsak duvarına yapışarak orada çoğalan ve gastrit, ülser, reflü ve hatta mide kanseri ve lenfomaya kadar giden hastalıklara neden olan “helikobakter pilori”nin dünya nüfusunun yarısından fazlasına bulaştığını belirtti. Helikobakter pilorinin mide ekşimesi, yanması, gece uyandıran ağrılar, bazen bulantı, kusma, karında şişlik, gaz, geğirme, nefes alamama, saplanır tarzda ağrı, ağıza acı su gelmesi ve hazımsızlık gibi şikâyetlere yol açtığını belirten Dr. Yavuz hastalığın yakınmaların uzun sürdüğünü, kolay geçmediğini ve sık sık tekrarladığını da dile getirdi.
Dr. Yavuz, helikobakter pilorinin iyi temizlenmemiş gıdaların tüketimi, temiz olmayan suların içilmesi, dışkı bulaşması yoluyla insanlara küçük yaşta geçtiğini, uzun süre hatta bazen hayat boyu kalabilen bir organizma olduğunu ifade etti. Dünya nüfusunun yarısından fazlasının bu hastalık ile enfekte olduğunu ve bu kişilerde mide kanserine yakalanma oranının diğerlerine göre 6 kat fazla olduğuna dikkat çekti. Enfeksiyonundan korunmak için özellikle hijyene dikkat etmek gerektiğinin altını çizen Dr. Yavuz “Bu bakterinin genellikle ağız yoluyla, temiz ve güvenilir olmayan sular veya iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerden bulaştığını biliyoruz. Bu nedenle hastalıktan korunmak için genel temizlik kurallarına uymak önemlidir. Kaynağını bilmediğiniz suları içmeyin, başkasının bardağını kullanmayın, sebze ve meyveleri iyice yıkayın” dedi.
Bakterinin, 7 veya 14 günlük kürlerle ve mide koruyucuyla birlikte 2’li ya da 3’lü antibiyotik tedavisi gerektireceğini belirten Dr. Yavuz bununla birlikte tedavi sürecinde intolerans ve antibiyotik direnci gibi önemli handikaplar bulunduğunu fakat buna rağmen hastalığın yüzde 85-90 oranında başarıyla tedavi edilebildiğini söyledi.
Dr. Yavuz ilaç tedavisi dışında beslenme düzeninde yapılacak iyileştirmelerin de tedavi edici olabileceğini vurgulayarak, faydalı gıdaları “Probiyotikler, yüksek polifenollü naturel sızma zeytinyağı, günde 2 gr. çörek otu, brokoli filizleri, yeşil çay, meyan kökü; sarımsak, kudret narı, evde yapılan fermente elma sirkesi ve propolis” olarak sıraladı. Helikobakter pilori diyetinde brokoli, karnabahar, lahana, C vitamini içeren turunçgiller, yağsız gıdalar, tam tahıllı ve yüksek lifli gıdaların tüketilmesini öneren Dr. Yavuz “aşırı tuz tüketimi, acı, baharatlı, salamura gıdalar, yağlı et ve süt ürünleri, şeker, kahve, gazlı asitli içecekler ile alkolün mutlaka sakınılması gereken besinlerin başında geldiğini dile getirdi.