Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkoloji Bilim Dalı öğretim üyeleri, Prof. Dr. Necla Özdemir Konferans Salonu’nda etkinlik düzenledi. Etkinliğe öğretim üyeleri, hemşire ve kök hücre tedavisi gören çocuklar ve aileleri katıldı. 

Hematopoetik Kök Hücre Nakli Ünitesi sorumlu hekimi Prof. Dr. Zeynep Canan Özdemir, kök hücre naklinin öneminden bahsetti. Prof. Dr. Özdemir, kurulduğu günden bu yana 30 hastaya nakil yapıldığını belirterek, “Bizim nakil ünitemizin kuruluşunun 3'üncü yıl dönümü. Biz üniversitemiz bünyesinde 3 yıldır bu işi yapıyoruz. Şu ana kadar yaklaşık 30 hastaya başarılı bir şekilde nakil gerçekleştirdik. O yüzden hem çocuklarımızla bu güzel günü kutlamak hem de nakil konusunda farkındalığı arttırmak istedik. Kök hücre bağışçısı nasıl olunur, bağışçı olmak isteyen insanları nasıl ve nereye yönlendirebiliriz? Özellikle hem bunu anlattık hem de süreç hakkında aileleri bilgilendirdik” dedi.

Eskişehir’de Hırsızlık ve Dolandırıcılığa Karşı Mücadele Devam Ediyor Eskişehir’de Hırsızlık ve Dolandırıcılığa Karşı Mücadele Devam Ediyor

7 yaşındaki Elif Berra Kahraman, ESOGÜ Hastanesi Çocuk Hematolojisi ve Onkoloji Servisi’nde lösemi tedavisi oldu. Kahraman’ın hastalığı erken dönemde nüks ettiği için tam uyumlu kardeşinden ESOGÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kemik İliği Nakli Ünitesi’nde nakil yapıldı. Fakat nakilden sonra erken dönemde nüks eden rahatsızlık nedeniyle küçük kız, girişimler ve Sağlık Bakanlığı’ndan alınan onayla İspanya’daki bir sağlık merkezine gönderildi. İspanya’da sağlığına kavuşan Elif Berra Kahraman hakkında da konuşan Prof. Dr. Canan Özdemir, süreçten bahsetti. İspanya’da gördüğü 3 aylık tedavi sonrasında minik kızın sağlığına kavuştuğuna değinen Prof. Dr. Özdemir, gözlemlerin Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kemik İliği Nakli Ünitesi’nde devam ettiğini anlattı.

Prof. Dr. Özdemir, “Çocuğumuz daha önce burada nakil tedavisi olmuş bir hastamız, ancak nakil sonrası hastalığı tekrarladı ve bunun üzerine biz yurt dışındaki meslektaşlarımızla da görüşerek hastamızı hücresel tedaviye yönlendirdik. Bu süreç tabii ki çok zor oldu, hiç kolay olmadı. Sağlık Bakanlığı'ndan onay almamız gerekti. Bu onaylarımızı tamamladıktan sonra çocuğumuzu yurt dışına, İspanya'da bir merkeze gönderdik. Oradaki doktorlarla da sürekli iletişim halinde tedavisini takip ettik. 3 aylık tedavi sürecini tamamladıktan sonra ülkemize geri döndü. Şu anda biz takiplerine devam ediyoruz, hastalığı da gayet iyi durumda. Remisyonda şekilde hastamızı gözlemliyoruz. Aslında bizim amacımız, bu tedaviye burada daha çok çocuğun ulaşmasını sağlamak. Özellikle nakille iyileştiremediğimiz çok küçük de olsa bir hasta grubu var. Bu çocukları bu tedaviyle buluşturmak da bizim için çok önemli. Umarım önümüzdeki yıllarda bunu da başarıyla sağlarız ve daha çok çocuğumuzu bu tedaviye ulaştırabiliriz” diye konuştu.