Demokrat Parti olağan pazar toplantısını il binasında gerçekleştirdi. Toplantıda basın açıklamasını İl Başkanı Hüseyin Özcan yaptı.

Ülke gündemi hakkında değerlendirmelerde bulunan Özcan, “Türkiye Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeliler için doğumhane, Türkler için de tımarhane olmuştur.” dedi

Türkiye’nin siyasi tarihinde siyasi üslubun hiç böyle bozulmadığını aktaran Özcan, “Türkiye Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeliler için doğumhane, Türkler için de tımarhane olmuştur. Buna rağmen uçtuk, kaçtık, insansız savaş uçağı ürettik… O zaman niye parasını verdiğimiz F35’leri alamıyoruz biz? Gültekin Bey diyor ki; bu iktidarı idare eden hanedanın şahsi güvenlik meseleleri ulusal güvenlik meselelerinin üstüne çıkmıştır diyor. Dolayısıyla bizi aday açıklamamakla sıkıştıran, aday açıklamak için zorlayan hükümetin öncelikle seçimleri ne zaman yapılacağını bir an önce açıklamalıdır. Emekli senin elindeki oyuncak değildir. Emekli senin açlıkla terbiye edeceğin insanlar değildir. Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz” dedi.

Zamların açıklanış şekli ve oranlarına tepki gösteren Özcan, “Başkasının sırtından ya da Yörük sırtından kurban kesmek diye bir tabir vardır… Asgari ücret açıklandığında ki açıklanış şeklinin bile doğru olmadığı bir ülkede ki asgari ücreti işçi ve işveren bir araya gelirler kararlarını açıklarlar. Anlaşmazlık durumunda hükümet arabuluculuk yapar uzlaştırır ve bir rakam belirlenir. Burada sanki sayın hükümet asgari ücreti kendi cebinden veriyormuş gibi yüzde 60-64’lük bir rakamla açıklama yaptılar” dedi.

“SOSYAL ADALETSİZLİK VAR”
Asgari ücretin yüksek olmasının hükümetin yararına olduğunu öne süren Özcan, “Asgari ücret üzerinden alacağı sosyal sigortalar primi ve birtakım vergilerden dolayı asgari ücret ne kadar yüksek olursa hükümetin de geliri o kadar yüksek olur. Ancak aynı özveriyi maalesef emekli ve memurumuzun artışlarında göremedik. Cumhurbaşkanlığı külliyesinde cumhurbaşkanı çıkıyor kimseye danışmadan memur ve emeklisine ve işçisine bir zam açıklıyor. Twitter’dan ve sosyal medyadan birtakım tepkiler gelince de hiç kâğıda kaleme bakmadan hiç bütçenin bu işi kaldırıp kaldıramayacağına verip veremeyeceğine bakmadan yüzde 5 daha zammı ertesi gün açıklıyor. Böyle bir garabet olabilir mi? Biz yıllardır ekonomi bir bilimdir diyoruz. Fakat buna rağmen keşke biraz daha sosyal medyadan yüklenseydik herhalde bir yüzde 5 daha alırdık. Maalesef Türkiye’de hükümetin yaptığı hiçbir işin karşılığı ve doğrusu yoktur. Türkiye’de bir sosyal adaletsizlik ve gelir adaletsizliği mevcuttur. Türkiye’de hiç kimse mutlu değildir” ifadelerini kullandı.

BÖYLE BİR DEVLET İDARESİ OLMAZ

Hükümetin bazı zincir marketlerde 1 ay boyunca fiyat sabitleyeceği haberlerini de değerlendiren Özcan, “1 ay sonra ne yapacağız?” diye sordu. Enflasyonun bu şekilde düşürülemeyeceğini vurgulayan Özcan, “Hükümet şak diye emrediyor, TÜİK tak diye rakam açıklıyor. Böyle bir saçmalık olmaz. Böyle bir devlet idaresi olmaz” dedi.

LAYIK OLDUKLARI YERE GELECEKLER

Eskişehir’de doğal gaz faturaları dağıtılmaya başlandığını ve 1000 liranın altında fatura gelen kimseyi duymadığını söyleyen Özcan, “Yüzde 30 zam yapacaksınız, ondan sonra hane başına en az 1000 lira doğal gaz faturası çıkaracaksınız, en az 300-400 lira elektrik faturası göndereceksiniz, ardından da refah içinde bir Türkiye diye sırıtarak zam açıklayacaksınız. Bu zamların açıklandığı anda da yandaş memur sendikasının başkanı avuçları patlarcasına bu zammı alkışlayacak. Hükümet baskısıyla o sendikalar Türkiye’de 1 numaralı sendikalar haline getirilmiştir. Allah nasip ederse yapılacak ilk seçimden sonra bu sendikalar layık oldukları yere geleceklerdir. Yüzde 30 zam verdiniz ama kira artışlarını engelleyemiyorsunuz. Kiralar almış başını gitmiştir” şeklinde konuştu.