Bayramlar sevinç günleridir. Sevinmek ve sevindirmek günleridir. Kaygıdan korkudan emin olma günleridir. Kaygıyı korkuyu giderme günleridir. Bayramlar paylaşma ve pay alma günleridir. 

Bayramlar hatırlama (zikir) günleridir. İnsan, Rabbini hatırladıkça, kötülükleri unutup güzelliklere ne de kolay erişebileceğini görür.

Bayramlar barış günleridir. O günlerde ne olursa olsun kavga döğüş olmaz. Kavgasız döğüşsüz de olabildiğini görür insan.  

Bayramlar merhamet günleridir. Rahman’dan gelen ve herkese yeten rahmeti tatma günleridir. Birbirine arkasını dönmeyen, paylaşmayı bilen ve işlerinde sulhu gözetenlerin mutlaka mazhar olacağı rahmetin tadını hissetme günleri. 

Allah’a kulluğun; çile ve azap çekmekle değil, güler yüzle, kimseye zarar vermemekle, işi kolay kılmakla ve illa paylaşmakla daha iyi olabileceğini gösterir bayramlar…

Bayramlar bereket günleridir. Zira paylaşmak bereketlendirir. Bereket çokluğa değil arkası olmaya işaret eder. Devamlılığa… 

Bir toplumda herkes herkesle paylaşabiliyorsa kimsenin yarından kaygısı olmaz. Bende yoksa komşuda vardır, diye düşünen insanın ne kaygısı kalır ne de korkusu. 

Kaygısız, korkusuz insanlar, güvendedir, güven verir, güvenilirdir. Bayram günleri bu manada iyiliği talim günleridir. Paylaşmakla eksilmediğini gören insana bozulan ayarlarını kazandırma günleri…

İşte bereket budur. Bu nedenle bayramlar tebrik edilir. Mübarek olsun temennisi hep dillerdedir.

Bayramınız mübarek olsun.