Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük asker ve devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 83’üncü yıl dönümünde rahmet ve saygıyla anıyorum.
Savaştan yeni çıkan, yorgun bir ülkeyi ayağa kaldıran Mustafa Kemal Atatürk, reformcu kişiliğiyle çağdaş uygarlık seviyesinde bir toplumun temellerini atmıştır.
Her zaman akıl ve bilimi rehber kabul eden Atatürk, Türkiye'ye ve Türk toplumuna çok değerli bir vizyon sunmuştur. Atatürk'ün sunduğu bu vizyon ile ortaya çıkan Cumhuriyet değerleri Türkiye'de özgür düşüncenin, demokrasinin ve kalkınmanın temeli olmuştur.
"Bir arada ve bağımsız olarak yaşama azim ve iradesi kırılmadıkça bir milletin asla yok edilemeyeceğini” tüm dünyaya ispat ederek mazlum milletlerin istiklal mücadelelerine örnek olan Atatürk’ü yüzyılın dehası yapan özelliklerinin başında, "Kuvvetli öngörüsü” gelmektedir.
Atatürk, Türk milletinin varlığına kast eden her türlü olumsuz düşüncenin farkına vararak onları deşifre etmiş, milleti uyandırmış ve bağımsızlık meşalesini yakarak Türk milletinin yolunu aydınlatmıştır.
Her alanda bağımsız olmayı esas alan, milli menfaatlerden asla taviz vermeyen, zulme, baskıya, dayatmaya, esarete karşı boyun eğmeyen bir politika izlemiş ve tüm dünyanın Türkiye’ye saygıyla ve gıptayla bakmasını sağlamıştır..
Atatürk’ün istiklal mücadelesini verdiği zorlu dönemde yaşananlar, Türkiye’yi her taraftan kuşatan düşmanlarıyla, ihanetleriyle, isyanlarıyla ve bunlara karşı verilen mücadelelerle, her Türk vatandaşının çok iyi öğrenmesi ve ibret alması gereken bir dönemdir.
Çünkü Büyük Atatürk’ün de öngördüğü gibi, Türk Milleti’nin:
"Şahsi menfaatlerini düşmanların siyasi emelleriyle birleştirebilecek gafillerin ihanetleriyle” her zaman karşılaşması mümkündür.
Atatürk; bir yandan asil Türk Milleti’nin kendine olan güvenini ve var olma kararlılığını güçlendirirken; diğer yandan da milletin içine nifak sokan bu gafillerle mücadeleye öncelik vermiştir.
O nedenle; "Türk Milleti’nin gurur duyduğu, feyiz aldığı değerleri yıpratarak güven duygusunu yok etmek isteyenlerin” öncelikli hedeflerinden biri de Atatürk olmuştur.
Atatürk; Türk Milleti’nin tarihi ve milli ortak değeridir.
"Ne Mutlu Türküm Diyene” demekle övünen Büyük Türk Milleti; "Yeniden bir şahlanışın ve aydınlık bir geleceğe doğru gururla ve güvenle yol almanın” büyük özlemi içerisindedir.
Bu özlemi gerçekleştirmek de büyük Atatürk’ün dediği gibi yine "Milletin azim ve iradesiyle mümkün olabilecektir”
Türk Milleti; tarihin her evresinde; kendisini parçalamaya, yok etmeye çalışanlar karşısında; "İhanetlere, isyanlara rağmen” kenetlenmeyi ve birlik içerisinde her türlü tehdidi büyük bir kararlılıkla bertaraf etmeyi başarmış bir millettir.
Türk Milleti, işte bu nedenle, büyük bir millet olarak tarihteki yerini almıştır.
"Hiçbir zaman ümitsizliğe düşmeyen, en zor anlarda olamaz denilenleri olur hale getiren” Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü minnet ve şükran duygularıyla anıyorum.