Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde gazetecilik yapan 51 yaşındaki Oğuz Ekinci’nin dükkanında bulunan 180 yıllık matbaaya rağbet çok. Antika severlerin ilgisini çeken 180 yıllık matbaaya yüksek miktarda gelen teklifi  Ekici “taş yerinde, ağırdır” diyerek reddediyor.

Eskişehir'de Sokak Köpeklerinin Saldırısına Ceketiyle Direndi Eskişehir'de Sokak Köpeklerinin Saldırısına Ceketiyle Direndi

Oğuz Ekici, 1991 yılından 2004 yılına kadar bu makine ile gazete bastığını belirtti. Makineden bahseden Çetin, “1850’li yıllarda Türkiye'ye getirildiği tahmin edilen Alman yapımı matbaa baskı makinesi. Makinemizin en büyük özelliği şu an Türkiye genelinde aktif olarak aktif olarak çalışan ikinci bir örneği yok halen faal. Yaklaşık 180 yaşında ve bu makinemizde 1973 yılında yayın hayatına giren Sivrihisar’ın Sesi gazetesinin 2004 yılına kadar el dizgisi hurufat baskı sistemiyle dizayn ve baskısını yaptık. Bunlardaki tek kullanım alanı birden fazla mürekkep olmasına rağmen bizim renkli kısmını çok önemsemediğimiz sadece siyahla baskı sürecini devam ettirdiğimiz özel yapım bir mürekkebi vardır” dedi.

İş yerine gelen ziyaretçiler ve antika düşkünlerinin makineye ilgi duyduğunu, 1 milyon TL’ye kadar teklif geldiğinin altını çizen Oğuz Ekici şöyle devam etti:“Sağ olsunlar iş yerimiz gün içerisinde ve haftanın 7 günü çok sayıda misafire ev sahipliği yapar. Gelen misafirlerimizin hepsinin de ilk önce dikkati çeken ve merak uyandıran kısmı görmüş olduğunuz matbaa baskı makinemiz. Mazbatamızı ve gazetemizi aktif olarak çalıştırmamıza rağmen ben iş yerimi, geçmişi, tarihi ve kültürel yapısıyla müze tadında işyeri olarak muhafaza etme gayretindeyim. Müzeler dahil koleksiyonerler dahil makinemizde çok sayıda talip olmasına rağmen, biz bu zamana kadar teklif edilen maddi değerlerin rakam olarak hiç dikkate almadan şöyle bir şiar edindik. Halen de buna devam ediyoruz. Taş yerinde ağırdır makinemizin şu anda piyasada teklif edilen maddi karşılığı ne olursa olsun satışı bizim tarafımızdan kesinlikle yoktur. En son teklif edilen rakam 1 milyon liraydı. Tek kalemle taş yerinde ağırdır şiarıyla o teklifi reddettik.”